Yengem Sex Bağımlısı Çıktı

Sex Hikayeleri

3 hafta önce - Admin Ekledi - 697 Kez Okundu

Yengem Sex Bağımlısı Çıktı

Yengem Sex Bağımlısı Çıktı

Selam arkadaşlar, ben Osman. 25 yaşındayım ve nişanlıyım. Nişanlım bir markette çalışıyor, ben de şoförlük yapıyorum. Ailem yurt dışında olduğu için, ben bazen halamda, bazen de yengemde kalıyorum. Genellikle evimde kalmaya çalışıyordum, ama yengemde kalmayı tercih ediyordum. Sebebi ise çok basit idi:

Yengem 43 yaşında, dayımdan ayrılmış, kızını evlendirmiş, kendi hayatını kurmuştu. Yengem deli dolu bir kadın idi, hiç utanma sıkılma olmadan her yerde her şeyi konuşan, biraz da patavatsız birisiydi. Boşandıktan sonra etraftan laf söz olmasın diye kapanmıştı. Ama evinde rahat biriydi, tişört ve pijama altı giyerdi genellikle. Yengemin ev hali çok hoşuma gidiyor, belli etmeden amına götüne ve memelerine bakıyordum. Birkaç kez de tesadüfen giynirken sütyen külotla görmem ilgimi daha çok artırmıştı. Memeleri, bacakları, götü harika idi. Eve gidince yengemi düşünerek 31 çekiyordum, harika oluyordu.

Benim evi ayda bir kere temizlemeye gelen kadın köye taşındığı için evi temizletecek birini arıyordum. Yengem, “Ben temizleyim, boş boş oturmaktan sıkıldım!” deyince evin yedek anahtarını verdim. Ertesi gün sabahtan evi temizlemeye geleceğini söyledi. O gece sabahı zor ettim.

Sabah olmuş, heyecanla bekliyordum ki, yengem aradı, “Yarın geleyim, Remziye bana kahve içmeye gelecek!” dedi. “Sorun yok yenge, ne zaman istersen gel, nasıl olsa anahtar var sende!” dedim. Ama doğrusu gelemeyeceğine üzülmüştüm, çünkü yengem kendi evinde temizlik yaparken sürekli eğiliyor, domalıyor, göğüslerinin bir kısmı ve açılan belinden külodu kısmen görünüyor, farkında olmadan bana bol bol 31 malzemesi veriyordu. Eve döndüğümde de beynime kazınmış o görüntülerle 31 çekiyordum.

Kendi kendime, (Şansına küs Osman, bugün yengenden sana 31’lik malzeme yok!) deyip bir sigara yaktım. Efkarlı efkarlı sigara içerken nişanlım aradı, “Bu gün izinliyim, gezmeye çıkalım mı?” dedi. “Olur!” dedim. Öğlen çıkmak için anlaştık. Daha vakit var diye ben üzerimde sadece boxerla yatıyorum, telefondan porno izleyip sikimi sıvazlıyordum. Az sonra kapının zili çaldı, pornoyu kapatıp kapıya koştum. Kapının gözetleme dürbününden baktım ki nişanlım kapıda.

Kapıyı açtım, “Hayırdır aşkım, hani öğlen çıkacaktık ya?” dedim. “Evde canım sıkıldı, öğleni beklemeyedim. Hadi çıkalım!” dedi. “Tamam, gel içeri iki saniye!” dedim. Nişanlımla fırsat buldukça öpüşüyorduk, fazlası yoktu, daha ileri gitmiyorduk. Biraz öpüştük. Nişanlım, “Hadi hazırlan çıkalım!” dedi. “Biraz daha öpüşelim!” dedim. Nişanlım öpüşmeyi çok seviyordu, öpüşmeye devam ettik. Benim sikim boxerin içinde çadırı kurdu tabii. Nişanlıma, “İleri gitmeden biraz sevişelim!” dedim. Önce, “Olmaz!” dedi. Israrlarıma dayanamayıp, “İyi hadi, ama fazla ileri gitmek yok!” dedi.

Benim odama gidip yatağa uzandık. Nişanlımın üerinde tişört ve kot pantolon vardı, öylece yanıma yatmıştı. “En azından tişörtü ve kot pantolonu çıkarsan aşkım?” dedim. “Ya olmaz, sabret, iki ay sonra evleneceğiz!” dedi. Ben yalvardım, “Yemin ederim ileriye gitmeyeceğiz, nolur çıkar!” diye. Zor bela ikna ettim, çıkardı kıyafetlerini, sadece sutyen külot kalmıştı. “Bunları çıkarmam ama, ısrar etme!” dedi. “Tamam aşkım!” dedim. Ufacık tanga külot giymişti. “Harika külotun var!” dedim, güldü, yanıma yattı.

Öpüşüyoruz, bacaklarını, götünü okşuyorum. Memeleri sutyenin üzerinden okşayıp öpüp yalıyorum, ama zevk vermiyor. Herhalde sütyen üzerinden olunca kendisi de zevk alamadı ki, memesinin tekini sütyenden çıkardı. Okşadım, öpüp yaladım, emdim. Hoşuna gitmişti, diğer memesini de sutyenden çıkardı. Sırayla yalıyordum memelerini. Bu arada benim üzerimde halen boxer var, boxerli şekilde sikimi amcığına külotunun üstünden sürtüyorum. Hoşuna gitmişti. Elini uzatıp boxerin üzerinden sikimi elleyince, ben doğrulup boxeri indirim.

Sikime biraz bakıp, “Boxerine geri sok şunu!” dedi. “Ya birşey olmaz, bırak özgür kalsın!” dedim. Öpüşmeye devam ediyorduk. Nişanlım, “Dur bir saniye, sütyen böyle rahat vermiyor!” deyip sütyeni tamamen çıkardı. Memelerini şimdi daha rahat öpüp yalıyor, emiyor, meme uçlarını içime çekiyordum. Nişanlım zevkten deli olmuştu ve inlemelerine hakim olamıyordu. Fırsat bu fırsat deyip külotunu yandan tutup aşağı sıyırdım. Nişanlım hemen külotunu geri yukarı çekti, “İleri gitmek yok!” diyerek. “Rahat ol, yemin ederim ileriye gitmeyeceğim, sadece sürteceğim biraz!” deyip külotunu indirip çıkardım. Sonra da benim boxeri tamamen çıkardım.

Şimdi ikimiz de çırılçıplaktık ve tam kıvama gelmiştik. Misyoner pozisyonunda bacak arasına yanaştım, sikiyormuşum gibi nişanlımın amına sürtüyorum sikimi. Amı çoktan ıslanmıştı. Ama nişanlım sokacağım diye çok korkuyordu, ki elini uzatıp sikimi tuttu, kendisi sürtmeye başladı sikimi amının dudakları arasına. İkimiz de inanılmaz zevk alıyor, deli gibi inliyorduk ki, birden odamın kapısının açılması ile çok korktuk. Hemen yorganı üzerimize çektik.

Yengem güldü ve “Nişanlı kumrular, evlenmeyi bekleyemediniz mi?” dedi. Nişanlımın suratı kıpkırmızı olmuştu, “Bildiğin gibi değil…” diyor, açıklama yapmaya çalışıyordu. Ama ne desen boş, yengem bizim gerçekten sikiştiğimizi sanmıştı. Yengem, “Ben de zamanında nişanlı iken böyle idim!” dedi, halen gülüyordu. Ben, “Yenge hani bugün gelmeyecektin?” dedim. Yengem, “Remziye çok durmadı, geleyim dedim, sen yoksun sandım, ama görüyorum ki siz mercimeği fırına vermişsiniz!” dedi.

Nişanlım memelerini ve amını elleriyle örterek kalktı, giyinmeye başladı. Ama yengem nasıl bakıyor nişanlımın vücuduna, “Cenabet durmayın, girin duş alın!” dedi. Nişanlım, “Valla bir şey yapmadık!” dedi. Yengem, “Yapmadık diyorsun da zevk suların amından bacaklarına akmış!” deyip güldü. Sonra da bana dönüp, “Cidden bir şey olmadı mı?” dedi. Ben giyinirken, “Yok valla yenge!” dedim. Yengem, “Ulan çırılçıplak soyunmuşunuz, seni kızın amının üstünde yakaladım, nasıl olmaz? Sen nasıl bir erkeksin?” dedi.

Nişanlım bu arada giyinmişti, yengeme, “Gaz verme Osman’a!” dedi. Yengem de, “Kızım öyle ya da böyle bu yarağı yiyeceksin. Ha şimdi yemişsin, ha evlenince!” deyip güldü. Ben de giyinmiştim, “Biz gezmeye çıkacağız yenge!” dedim. Yengem, “İyi çıkın, cenabet cenabet dolaşın!” dedi. “Valla yok öyle bir durum!” deyip çıktık. Nişanlım çok utanmıştı, “Ya yengen söylerse birilerine, evlenmeden yapıyorlar derse?” dedi. “Saçmalama kızım, kime söyleyecek?” dedim. Ama gün boyu nişanlım kafasından atamadı o korkuyu…

Akşama kadar gezdik nişanlımla. Nişanlımı evine bırakıp kendi evime geldim. Yengem halen evdeydi. Evi temizlemiş, çamaşırları yıkamıştı. Yengeme para verdim, almak istemedi, “Rüşvet mi veriyorsun?” deyip güldü. Ben de, “Rüşvet değil, başkası temizliğe gelse alacak parayı!” dedim, zorla verdim.

Sonra yengem kahve yaptı. Kahvelerimizi içerken bugün yaşananlar hakkında konuştuk. Yengem halen sikiştiğimizi düşünüyordu. Sikişmediğimize yemin ettim. Yengem hiçbir konuda lafını esirgemezdi, “Götten de mi vermedi?” diye sordu. “Yok yenge, ordan da vermedi!” dedim. Yengem nişanlıma iyice sinir olmuştu, “Ulan senin gibi bir erkeği bulmuş, ne amdan veriyor, ne götten! Ağzıyla da mı boşaltmadı seni?” dedi. Ben yine, “Yok!” deyip başımı öne eğdim.

Yengem halen nişanlıma saydırıyor, “Namuslu orospuya bak hele, kaldırdığı yarağı da indirmiyor zilli! Ah ulan ah! Ulan benim 10 tane kızlığım olsa 10’unu da verir indirirdim o yarağı!” diyordu. Bu arada yengemin bu konuşmalarıyla sikim kalkmış, pantolonumun önünde çadırı kurmuştu. Yengem de fark etmişti. Gülerek ayağa kalktı, temizlik yaparken giydiği tişörtü ve eşofman altını çıkardı, sütyen külot ile kaldı. Ben tabii şokla ne olduğunu anlamaya çalışırken, yengem, “Nişanlın kaldırmış ama indirmemiş, ama ben öyle değilim, ben kaldırdığımı indiririm!” deyip sütyen külodu da çıkarıp çırılçıplak yanıma oturdu.

Elini önüme attı, pantolonun üstünden sikimi avuçlayıp, “Çıkar üstündekileri!” dedi. Durur muyum, hemen soyunup çırılçıplak kaldım ve tekrar oturdum. Yengem sikimi biraz sıvazlayıp eğildi ve ağzına aldı. Olamazdı böyle bir zevk. Yıllardır hayaliyle 31 çektiğim yengem bana sakso çekiyordu. Fakat bu muhteşem olay çok kısa sürdü, daha 30 saniye bile geçmeden boşalacağımı hissettiim. Utana sıkıla, “Yenge geliyorum!” diyebildim. Ama yengem hiç istifini bozmadan saksoya devam etti. Ve ben ağzına boşaldım tabii. Ama ne boşalma, döllerimin sonu gelmeyecek gibiydi…

Yengem döllerimin hepsini yutmuştu. Sikimden son çıkan dölleri de yaladı. Ağzını koltuğun üstünde duran tişörtüne sildi. Sonra elimden tutup beni ayağa kaldırdı, sürüklercesine odama götürdü. Yatağa uzanıp öpüşmeye başladık. Sonra ben yengemin o beni hep azdıran memelerine saldırdım. Memelerini avuçlayıp yoğurdum, öpüp yalayıp emdim. Yengem başımı aşağı doğru bastırınca ne istediğini anladım. Aşağı kayıp amını yalamaya başladım. Amı zaten ıslaktı, yalayınca vıcık vıcık oldu. O kadar tatlı bir amı vardı ki, yalamayı hiç bırakasım gelmiyordu…

Orgazm edene kadar yaladım yengemin amını. Sonra tekrar yukarı çıkıp memelerine yumuldum. Yengem elini aramıza atıp sikimi yokladı. Sikimin yeniden sertleşmiş olduğunu anlayınca beni sırt üstü yatırdı. Sikimi biraz yalayıp üstüme çıktı. Eliyle sikimi amına yerleştirip oturup kalkmaya başladı. Öyle güzel sikişiyordu ki, sanki yengem beni sikiyordu. Demin ağzına boşaldığım için ikinciye kolay kolay boşalmayacaktım, ki sikişmemiz epey uzun sürdü. Yengem bir kez daha orgazm olunca pozisyon değiştirdik. Bu sefer misyoner pozisyonunda sikmeye devam ettim. Ve boşalacağımda da amından çıkıp memelerine boşaldım. Biraz dinlendikten sonra bir posta da domaltıp siktim yengemi. Bir saatin sonunda yengem yıkanıp gitmiş, bende de yengemi sikmiş olmanın verdiği zevki kalmıştı…

Artık hemen hemen hergün yengemle sikişiyorduk. Bazen benim evde, bazen onun evinde. İkimiz de çok mutlu oluyorduk. Yaklaşık bir ay kadar bu sikişmelerimiz böyle devam etti. Yine güzel bir sikişin ardından yengem, “Yarın senin evi temizlemeye Remziye’yi göndereceğim!” dedi ve güldü. “Niye gülüyorsun?” diye sorduğumda, “Bakalım Remziye’yi sikebilecek misin!” dedi.

Remziye dediği kadın yengemin yakın bir arkadaşıydı ve evliydi. Birçok kez Remziye’yle yengemin evinde karşılaşmıştık, neşeli ve şakacı bir kadındı. “Remziye’yi sikme işi de nerden çıktı?” dedim. “Kocası çok ihmal ediyor Remziye’yi. Kadının güzel bir sikişe ihtiyacı var, ama o benim gibi atılgan değil, epey bir uğraşman gerek sikebilmen için!” dedi. Ben de, “Bakarız yarın duruma!” dedim, ama heycanlanmıştım…

Ertesi gün Remziye temizliğe gelmişti. Minyon, ufak tefek bir kadın idi. Ufacık götü vardı. Odaya gidip üstünü değişti geldi. Gri bir tayt, beyaz bir tişört giymişti. Saçlarını da açmıştı. Temizliğe salondan başladı. Ben de yardım ediyordum. Arada bir domalan Remziye’nin beli açılıyor, pembe külotu az da olsa görünüyordu. Salonun temizliği bitince mola verdik. Kahveyle sigara içiyoruz. Karşımda oturuyor, tayttan amcığın şekli belli oluyordu. Dolgun amcığı vardı. Kahvelerimizi ve sigaralarımızı içerken çaktırmadan taytın önünü şişirmiş yumruk gibi amcığına baktım.

Kahvelerimiz bitince temizliğe devam ettik. Diğer odalar ve mutfak bittikten sonra en son banyoya girdik temizlik için. Ben hortumla fayanslara su tutuyorum, Remziye süngerle yıkıyor. Bilerek biraz üstüne tutup ıslatıyorum. Remziye gülüyor, “Yapma, donuma kadar ıslattın!” diyor, şakalaşıyoruz. Bir ara küvetin içine girdi, “Şu kovaya su doldur!” dedi. Doldurdum. Hiç beklemediğim bir anda tası kovaya daldırıp su aldığı gibi suyun yarısını yüzüme, diğer yarısını şortuma attı. Tam kaçacaktı ki, kolundan tutup yakaladım, “İntikamım kötü olacak!” dedim. “Yapma!” dese de kovada kalan suyu tepesinden aşağı döktüm.

Remziye sırılsıklam olmuştu, bana şaka yollu vurmaya başladı. Ben de güya vurmasın diye ona sarıldım, şaka yollu biraz götünü elledim, memelerini elledim. Remziye, “Tamam, yeter bu kadar şaka!” deyip kollarımın arasından sıyrıldı. Havlu alıp kurulanmaya başladı. Kurulanırken, “Ee, yanımda başka don yok, ne yapacağım?” dedi. “Donsuz gidersin!” dedim. “Hiç alışkın değilim!” dedi. “Bir şey olmaz!” dedim. Havluyu beline sarıp alttan taytı çıkardı. “Yaptığına bak!” deyip çıkardığı taytı gösterdi ve “Islak külot ile gideceğim artık!” dedi. “Külot çok mu ıslak?” dedim. “Evet, su gibi oldu!” dedi. “Benim donlardan birini giy!” dedim. Güldü ve “He, kocam görsün bir de onla uğraşayım değil mi?” dedi.

Domalır gibi eğilmiş beline sardığı havlu ile bacaklarını kuruluyordu. O manzara sikimi kazık gibi yapmıştı. Arkadan yanaştım buna, önümü götüne dayadım, memelerini elleyip boynunu öptüm. Remziye, “Rahat dur, şakanın sırası değil!” deyip önümden biraz çekildi. Bunu omuzlarından tutup kendime çevirdim ve “Şaka yapmıyorum, seni istiyorum!” deyip dudaklarına yumuldum.

Remziye önce biraz debelenir gibi olsa da sonra karşılık vermeye başladı. Banyoda deli gibi öpüşmeye başladık. Zaten yarı çıplaktık, tamamen soyunduk. Bunu kucakladığım gibi yatağıma götürdüm. Memelerinden yalamaya başladım, amına indim. Dolgun, tertemiz bir amcık. Amını yalarken kudurmuştu, “Hadi sik!” diye inlemeye başladı hemen. Misyoner pozisyonunda amına geçirdiğimde çıkardığı inleme müthişti. Yaklaşık bir saat boyunca Remziye ile pozisyon değiştire değiştire sikiştik. En son domaldı, götüne girdim. Rahat almıştı, yengem gibi daha önce götten çok sikildiği belli idi. Finali götünün içine boşalıp yaptım…

Düğünüm olana kadar sıraya koymuştum. Bir gün yengemi, öbür gün Remziye’yi sikiyordum. Ama artık evlendim, ikisine de gerek kalmadı, karımla çok mutluyum 🙂